Mahkeme salonlarının kapalı kapıları ardında yaşananlar kimi zaman kameralardan uzak, gözlerden ıraktır. Televizyondaki o sahnelerin aksine gerçek mahkemeler sessizlik içinde geçer. Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de mahkeme salonlarında fotoğraf ve video çekilmesi yasak olduğundan devreye mahkeme ressamları girer.
Mahkeme ressamı nedir?
Mahkeme ressamları, duruşma salonlarında yaşananları anında çizmekle yükümlüdür. Bu göreviyle görsel bir kayıt cihazı görevini üstlenen bu ressamlar sadece sanatçı değil, aynı zamanda görsel gazeteci ve tarihçidir.
Mahkeme ressamları, duruşma salonunda olup biteni dikkatle gözlemler ve bu anları hızla kağıda döker. Bir hâkimin mimikleri, bir sanığın ürkek bakışı ya da bir avukatın öfkeyle yükselen sesi... Tüm bu duygular, ressamın kaleminde yeniden hayat bulur. Genellikle karakalem ya da pastel boya tercih edilir çünkü bu teknikler hızlı ve etkili sonuçlar verir. Ressamın amacı sadece çizmek değil; o anın ruhunu, atmosferini ve duygusunu da izleyiciye geçirebilmektir.
Mahkeme ressamları neden fotoğraf çekmek yerine resim çizer?
Mahkemelerde uygulanan fotoğraf ve video yasağı mahremiyetin korunmasının dışında adil yargılama ve mahkeme düzeninin sağlanması için de gereklidir. Türk Ceza Kanunu’nun 183. maddesinde de bu konuya ait bir metin yer almaktadır. Medya unsurları ve cihazlarının yasak olmasının sebepleri arasında ise basın baskısını önlemek ve mahkemenin tiyatroya nazaran daha ciddi olan havasını korumaktır.
Yaptıkları sadece sanat değil, tanık olmaktır
Mahkeme ressamlığı; çizimin ötesinde bir sorumluluk taşır. Anı belgelemek, duyguyu yansıtmak ve tarihi bir sahnenin tanığı olmak onların görevlerinden bazılarıdır. Tüm bunlar ciddi bir odaklanma ve gözlem yeteneği gerektirir. Mahkeme salonunda sessizce çalışırken, ne çizdiğini bilen ama neyin çerçeveye gireceğine dair bilinçli seçimler yapan bir göz olmalıdır. Ne kahramanlar abartılmalı, ne sanıklar yüceltilmeli; gerçek ve sanat arasında o ince çizgi dikkatle korunmalıdır.
Mahkeme ressamı olarak bilinen en ünlü isim Murat Başol’dur. Gönüllü olarak sayısız davada hazır bulunan Başol, görsel bir tarihçi olarak anılmaya devam ediyor.