Çin’deki Zhejiang Üniversitesi'nden araştırmacılar tarafından geliştirilen bir prototip cihazla yapılan küçük ölçekli bir test, sekiz sağlıklı birey ve akciğer kanseri olan beş kişiyi doğru bir şekilde ayırt edebildi.
Bu cihaz, izopren adı verilen bir bileşiği tespit ediyor. Düşük izopren seviyeleri, akciğer kanserinin potansiyel bir göstergesi olarak belirlenmiş durumda; ancak bu küçük değişimi ölçmek son derece zor. Neyse ki, bunu yapabilecek bir teknolojiye sahibiz.
Akciğer kanseri hızlı, basit, uygun maliyetli tespit edilebilir!
Çoğu kanserde olduğu gibi, akciğer kanserinin erken teşhisi, etkili tedavi şansını büyük ölçüde artırır. Bu çalışma, hastalığı hızlı, basit, uygun maliyetli ve girişimsel olmayan bir yöntemle tespit etme potansiyeline işaret ediyor. Araştırmacılar yayımladıkları makalede, “Çalışmamız yalnızca nefes analizi yoluyla düşük maliyetli, girişimsel olmayan kanser taramasında bir atılım sağlamıyor, aynı zamanda en yeni gaz algılama malzemelerinin tasarımını da ilerletiyor,” ifadelerini kullandı.
Söz konusu cihaz nasıl çalışıyor?
Gereken hassasiyeti sağlamak için araştırmacılar, platin, indiyum, nikel ve oksijen karışımından oluşan nano pulcuklar kullandı. İzopren bu nano pulcuklara çarptığında, ölçülebilir şekilde elektron salınımı meydana geliyor.
Sonuç olarak, 2 ppb (milyarda parça) kadar düşük izopren seviyelerini algılayabilen bir sensör elde edildi. Bu mevcut teknolojilere göre oldukça önemli bir gelişme. Test edilen 13 kişinin beşinde akciğer kanseri olan bireylerin nefeslerindeki izopren seviyeleri 40 ppb’nin altındayken, sağlıklı grupta bu seviye 60 ppb’nin üzerindeydi.
Laboratuvar testlerinde, nano pulcukların diğer kimyasallar arasından özellikle izopreni ayırt edebildiği de gösterildi. Ayrıca, nefes monitörleri için kritik olan yüksek nem koşullarında da çalışabiliyorlar. Ancak, araştırmacılar bu teknolojinin ticarileşmesi için hâlâ gidilecek uzun bir yol olduğunun altını çiziyor.
Araştırmacılar, “Akciğer kanseri teşhisi için büyük bir pazar hedefleyen bu teknolojinin gelecekte ticarileşmesi, algılama malzemeleri, nefes izopreni ve akciğer kanseri arasındaki ilişki, veri analiz algoritmaları ve taşınabilir cihazlarla entegrasyon teknikleri üzerine sürekli araştırma gerektiriyor,” diyor.
Akciğer kanserinin neden olduğu hasarın, vücudun bazı temel metabolik süreçlerini etkilediği ve bu değişimlerin izopren seviyesini hastalığı gösterecek şekilde etkilediği düşünülüyor.
Akciğer kanseri, 2020 yılında yaklaşık 1,8 milyon ölüme yol açtı
Akciğer kanseri, dünya genelinde kanserle ilişkili ölümlerin en büyük sebebi olarak biliniyor ve çoğunlukla sigara kullanımından kaynaklanıyor. Bu kanser türü 2020 yılında yaklaşık 1,8 milyon ölüme yol açtı. Aynı zamanda, sıklıkla geç evrede tespit edilen bir kanser türü olduğu için bu tür çalışmalar büyük bir aciliyet taşıyor.
Araştırmacılar, “Nefes izopren seviyeleri ve akciğer kanseri arasındaki ilişki, yaş, sağlık durumu gibi çeşitli faktörlerle birlikte sürekli araştırma yapılarak geliştirilirse, bu teknolojinin ticarileştirilmesi daha mümkün hale gelir,” diyor.