Fibromiyalji, vücutta yaygın kas ağrısı, yorgunluk, uyku sorunları ve bilişsel zorluklarla karakterize edilen kronik bir hastalıktır. Genellikle kadınları etkiler, ancak erkekler de bu durumdan muzdarip olabilir. Erkekler, kültürel, tıbbi ve psikolojik engeller yüzünden genellikle sessizce acı çekerler; bu da ciddiye alınma ve tedavi alma konusunda zorluklar yaratır.

Bu hastalık iyi belgelenmiş olmasına rağmen, erkeklerin yaşadığı deneyimler daha az tartışılmıştır ve bu durumun görünmezliğini artırır. Fibromiyalji, dünya nüfusunun %2-4'ünü etkiler. Bu oran içinde kadınlar büyük bir çoğunluğu oluşturur, bu da araştırmaların ağırlıklı olarak kadınlar üzerine odaklanmasına ve erkeklerdeki vakaların genellikle gözden kaçmasına neden olur.

Fibromiyalji 3

Erkeklerde kötü tanı

Cinsiyet ayrımcılığı, fibromiyaljinin erkekler arasında görünmez olmasında önemli bir rol oynar. Tanı, kadınlarda daha sık konur, bu da erkeklerin klinik çalışmalarda ve tanılarda yeterince temsil edilmemesine neden olur. Ancak bu dengesizlik, tanı kriterlerinin ve değerlendirme araçlarının erkeklerdeki belirtileri her zaman doğru şekilde yansıtmaması nedeniyle de yaşanabilir. Yakın tarihli bir çalışmada, vücutta birden fazla bölgede ağrı bildiren belirli hasta gruplarında, erkeklerin kadınlarla benzer belirtiler göstermelerine rağmen fibromiyalji tanısı almasının daha düşük olduğu görülmüştür.

Fibromiyalji 2

Ayrıca, toplum kronik ağrı ve savunmasızlığı genellikle kadınlarla ilişkilendirir. Erkekler, kültürel olarak, sessizce acı çekmeye veya erkeklikle ilgili geleneksel beklentilere daha uygun açıklamalar aramaya zorlanır. Bu sosyal baskı, erkeklerin tıbbi yardım aramamalarına ya da belirtileri küçümsemelerine yol açabilir.

Erkeklerde fibromiyaljinin gerçeği karmaşık ve görünmezdir, ayrıca doğru tanı ve tedaviyi engelleyen cinsiyet stereotiplerinden etkilenir. Erkeklerin deneyimlerini kabul etmek ve sağlık hizmeti yaklaşımlarını damgalamayı azaltmak ve etkili destek sağlamak önemlidir. Ancak bunu yaparak, yaşam kalitesini artırabilir ve tüm hastalar için daha adil ve empatik tedavi sağlayabiliriz.