TV&Sinema

Z Kuşağı Dizi İzleme Alışkanlıkları: Neler Değişti?

1996-2015 yılları arasında doğanları kapsayan bir terim olan Z kuşağı dizi izleme alışkanlıkları açısından da farklı. Konuyla alakalı tüm detaylar yazımızda...

Gelişen teknoloji ve sosyal medyanın hayatımıza dahil olmasıyla beraber birçok şey değişti. Yeni neslin eski kuşağa nazaran çoğu şeyde tutum farklılığı dikkat çekiyor.

Hayata bakış açıları, okuma kültürü ve alışkanlıkları da daha farklı diyebiliriz. Peki, Z kuşağı dizi izleme alışkanlıkları neler? Gelin, beraber bakalım...

Z Kuşağı Dizi İzleme Alışkanlıkları

Son zamanlarda yayınlanan raporlara göre Z kuşağı diye adlandırılan neslin televizyondan dizi izleme alışkanlıkları neredeyse yarı yarıya düşmüş durumda. Geleneksel televizyonu günde ortalama 33 dakika izliyorlar. 

Bu oran bir önceki yıla göre %16 düşüş gösterdi. Onun yerine sosyal medyada (örneğin TikTok, Youtube ve Instagram gibi) 3 kat daha fazla (yaklaşık 1 saat 33 dakika) vakit geçiriyorlar. 

Elbette bu oranı kimse garip karşılamayacaktır. Hem sosyal medya yaygınlaştıkça yaygınlaşıyor. Hem de Z kuşağı için teknoloji kuşağı gibi ifadeler kullandıklarından geleneksel TV’ye göre sosyal medya kullanımının daha fazla olması çok doğal.

Youtube için ayrı bir parantez açmak gerekebilir. Çünkü TV’de yayınlanan diziler ve filmleri Youtube’da da bulmak mümkün. İnsanlar TV’ye bağımlı kalmak yerine özgürce Youtube’da izlemek istediği dizinin istediği bölümünü kesintisiz izleyebiliyor. 

Ayrıca durdurmak istediği zaman kaldığı yerden de devam edebiliyor. Bunlar TV’de olmayan özellikler olduğundan Youtube daha çok tercih ediliyor. 

Z Kuşağı Nerden Nasıl Dizi İzliyor?

Peki Z kuşağı dizileri nerden izliyor? Ya da izliyor mu? İkinci sorunun cevabı elbette evet. Hatta Z kuşağının izleme alışkanlıklarına göre diziler yayınlanmakta. 

Sayı olarak çok fazla bir kesim olduğu için büyük şirketler onlara yönelik hizmetler sunuyor. 

Çünkü yayın platformları, senaristler ve oyuncular için hayati bir kitle. Örneğin “ergen dizisi” diye tabir edilen bir dizi türü oluşmakta. Bundan 10-15 yıl önce bu tarz bir dizi yok denecek kadar azdı.

Ya da pembe dizi diye bir tür neredeyse ortadan kalkmak üzere çünkü izlenmiyor. Sektörü etkileyebilecek kadar büyük bir kesim yani.

Gelelim ikinci soruya Z kuşağı dizileri nerden izliyor? Tabii ki çoğunlukla dijital platformlardan. Dijital platformların sayısı ve hacmi her geçen yıl artıyor. Yeni dijital platformlar kuruluyor. Peki dijital platform ne demek? 

Kısaca tanımlarsak dizi ve film izlemek için oluşturulmuş genellikle belirli bir ücret karşılığında platformun bünyesinde bulunan tüm içeriklere ulaşılabilecek bir hizmet alınan uygulamalardır.

Bu platformların en büyükleri: Netflix, Amazon ve Disney Plus olabilir. Platformlar, sürekli kendi bünyelerine yeni dizi ve filmler ekliyorlar. 

Daha önce yayınlanmış dizi ve filmlerin telifini ve yayın haklarını alıp izleyenlere sunuyorlar. Bir de ayrıca bu platformların kendi eliyle çektiği dizi ve filmler de oluyor. 

Örneğin Netflix’in kendi yapımı olan Dark adlı diziyi izleyebilirsiniz. Ayrıca Netflix’te bir HBO yapımı olan Breaking Bad adlı diziyi kendi bünyesinde izleyebilirsiniz. 

Ülkemizde Z Kuşağı Dizi İzleme Alışkanlıkları

Özellikle Türkiye içinse şunu söyleyebiliriz; sosyal medya, teknoloji ve hayat standartları insanların odak ve dikkat süresini kısalttığı için uzun bir şeyler izlemek, okumak ve dinlemek zor olabiliyor. 

Türkiye’deki yerli dizilerin de bir bölüm uzunluğunun yaklaşık olarak 2.5-3 saat olduğunu düşünürsek TV’den bir dizi bölümü izlemek eskiye nazaran daha zor hale geldi. 

Youtube’da da aynı dizi bölümünü bir günde izlemek çok zor olabiliyor. Onun için zaten durdurak belki 4 gün içinde bir bölüm izleniyor.  

Peki bu dizi izleme alışkanlığını nasıl değiştiriyor? Şöyle ki; yabancı dizilerin ortalama bir bölümü 40- 50 dakika oluyor. Bu da bir bölüm yerli dizi, 3-4 tane yabancı dizi bölümüne denk geliyor.

Dizi izlemek bir diziyi sonsuza kadar izlemek olsaydı belki yerli diziler izlenebilirdi. Ancak dizilerin bir sonu vardır ve o son merak edilir. Nasıl bitti, en son karakterlere ne oldu, kim öldü, kim hayatta kaldı gibi soruların cevabı merak ediliyor.

Bu yüzden insanlar (özellikle Z kuşağı) da yabancı dizi izlemenin daha “kârlı” olduğunu düşünerek onları izlemeye başladı. 

Tabii yabancı dizilerin izlenmesinin bir sebebi de internet. İnternet olmasaydı ne yabancı dizilerin bölüm sürelerini bilirdik ne de nasıl bir dizi olduklarını. 

İnternet yabancı dizilerin reklamını yapıyor ve oldukça makul. Kalite olarak da çok iyi işler çıkartıyorlar. Elbette kalite mevsuzu tartışılabilir kim neyi seviyor bilemeyiz. 

Ancak genel olarak belli bir kalitede olduğunu da söyleyebiliriz. Yoksa tabii ki çok kötü yabancı diziler de vardır. Aynı şekilde çok kaliteli yerli diziler de. Hal böyle olunca neden yabancı diziler izlenmesin ki? 

Animasyon Ve Çizgi Film

Animasyon dizileri de Z kuşağının ilgisini çeken türlerden. Eski animasyon filmleri şuan hafızalarda yer etmiş, klasik hale gelmiş yapımlardır. 

Eskiden az animasyon olduğu için yankı uyandırıyordu. Yeni çıkan animasyonların sayısı oldukça fazla olduğu için hem kaliteli olanları bulmak, yakalamak zor oluyor hem de bir tüketim kültürü olduğu için hızlıca tükeniyor, hatta unutuluyor.

Ancak animasyon dizileri de Z kuşağının alışkanlıkları arasında büyük bir yere sahip. Animeler de bu kategoriye gireceğinden onlardan da bahsetmek gerekir. Anime de kendi içinde bir kültüre sahip ve bu sahip olduğu kültürün kitlesinin çoğunluğu da yine Z kuşağı. 

Tabii bu saydıklarımız yetişkinlere yönelik yapımlar ortaya koyuyorlar. Z kuşağı çok yetişkin sayılmayabilir ancak yarısından fazla 18 yaş ve üzeri olduğunu düşünürsek animasyon ve çizgi filmleri yetişkinlere yönelik yapmak gerekebilir. 

Çünkü çocuklara yönelik animasyon ve çizgi filmler Z kuşağı tarafından belki de hiç rağbet görmez. En başta ne demiştik? Sektörü etkileyen bir kitleye sahip. Eğer hepsi bir anda korku filmi izlemeye başlasa piyasadaki korku filmi sayısı belki 2 belki 4 katına çıkar.

Türkiye’de ise yetişkinlere yönelik çizgi film ve animasyonlar neredeyse hiç yapılmıyor. Kaliteli ve çocuksu olmayan bir animasyon Türkiye’den de çıksa ne güzel olur.

Ancak sektörü etkileyen Z kuşağı Türkiye’de henüz tam çoğunluk değil. Ya da en azından sektörü etkileyemiyor. 

Türkiye’de en etkin olan kitle çocuk kitledir. Sinemada gösterime girmiş filmlerden en çok hangisinin izlendiğine bakarsak bir çocuk filmi olduğunu görürüz. Çocuk kitapları da aynı şekilde en çok satan kitaplardır. 

Çizgi filmler de en çok çocuklar tarafından izlendiği için onlara yönelik yapılıyor. Ya da belki Türkiye’de yetişkin çizgi filmi diye bir tabir var olamaz. Çünkü Türkiye’de “Çizgi film çocuklar içindir.” diye genel bir algının hüküm sürdüğünü söylemek yanlış olmayacaktır.