Son zamanlarda “beyin göçü” kelimelerini çok kez duymaya başlamış olabilirsiniz. Bunu genellikle kendi ülkemiz üzerinden duymaya alıştık. Sosyal medyada ve haberlerde birçok kez karşımıza çıkan Türkiye’den beyin göçü verme sorunu tam olarak nedir peki?
Bunun gibi tüm merak edilenleri ve en çok beyin göçü alan ülkeleri sizin için araştırdık…
Beyin Göçü Nedir?
Beyin göçünün tanımı, yüksek eğitimli bireylerin, doktor, mühendis gibi bilim insanların, kendi ülkelerinden daha gelişmiş düzeydeki ülkelere kalıcı olarak taşınması anlamına gelir. İsminden de anlaşılabileceği gibi beyinlerin başka ülkeler göç etmesidir tam anlamıyla.
Bu tarz göçler genellikle çalışma şartlarının ağır ve zor olduğu, verdiği emeğin karşılığını tam olarak alamadığı ülkelerden daha az emekle daha fazla kazanabileceği ve daha rahat işlerde çalışabileceği ülkelere göç etme isteği sebebiyle olur.
Kişi kendisine yeterli değerin verilmediğini düşündüğünde ve kendisine bu değeri verebilecek başka bir ülke bulduğunda göç etmeye karar verebilir, biz de bunu beyin göçü olarak adlandırırız.
Peki, en çok beyin göçü alan ülkeler hangileridir ve bunların sebepleri nelerdir, gelin inceleyelim.
En Çok Beyin Göçü Alan Ülkeler
Beyin göçü yapan insanların neden gitmek istediği artık daha anlaşılabilir durumda. Peki, insanlar tam olarak hangi ülkelere ve hangi sebeplerle gitmek istiyor? Sizin için en çok beyin göçü alan ülkelerin listesini hazırladık.
En çok beyin göçü alan ülkeler şu şekildedir:
- Amerika Birleşik Devletleri
- Kanada
- Almanya
- Birleşik Krallık
- Avustralya
Amerika Birleşik Devletleri
Elbette gelişmişlik ve göç kelimelerini bu kadar sık duyduktan sonra aklımıza da ilk sıralarda gelen Amerika Birleşik Devletleri listemizin birinci sırasında.
Sizden hayatınızda karşılaştığınız ya da karşılaşabileceğiniz en muhtemel beyin göçü örneklerini düşünmenizi istesem muhtemelen sizin de ilk sayacağınız ülkelerden olan Amerika Birleşik Devletleri’nin bu denli göç almasının arkasında birçok sebep uzanıyor.
Öncelikle gelişmiş ülkeler arasında ilk sırada gelen Amerika Birleşik Devletleri’nin birçok yüksek teknoloji içeren şirkete ev sahipliği yapması insanlara orada yeni bir kariyer serüvenine başlamak için çekici geliyor.
Yüksek maaşlı iş imkanları, gelişmiş sağlık ve sosyal hizmetleri ile hem ülke olarak hem de şirketler olarak yurt dışında yaşayanların gözlerini boyamayı başarıyor.
Bunlara ek olarak Harvard, MIT gibi dünya çapında bilinen ve rüştünü ispatlamış yüksek eğitim kurumlarına ev sahibi olması da onu en çok beyin göçü alan ülkeler arasında ilk sıraya yerleştiriyor.
Kanada
Birçoğumuza en çok beyin göçü alan ülkelerden bazılarını saymamız söylense Kanada’nın ismini duymak epey zaman alırdı. Kendisi diğer dünya devlerinin yanında gelişmişliğiyle ön plana çıkmasa da göçmen dostu politikaları ve yine yaşam kalitesi standartlarıyla en çok beyin göçü alan ülkeler arasında.
Kanada birçok göçmen için ücretsiz sağlık ve eğitim imkanları sunmasıyla birçok göçmen için ülkeyi cazip kılar ve yeni nitelikli elemanları kendi ülkesine çekmeyi başarır. Özellikle mühendislik, teknoloji ve sağlık sektöründe yüksek maaşlı iş imkanları sunan Kanada devleti, listemizde ilk sıralarda yer almaktadır.
Almanya
Birçok Dünya devi şirkete ev sahipliği yapan ve Avrupa’nın en güçlü ekonomilerinden birine sahip olan Almanya en çok beyin göçü alan ülkeler arasında olmasa sanırım hepimiz şaşırırdık.
Mühendislik, teknoloji ve özellikle de otomotiv sektöründe dünyadaki en büyük şirketlere ev sahipliği yapması neticesinde kaliteli çalışanlara ihtiyacı asla eksik olmaz. Bu da yurt dışında çalışmak isteyen nitelikli işçiler için çok cazip bir fırsat olarak göze çarpar.
Bunların yanında kaliteli üniversiteleri ve araştırma merkezleriyle de dünyanın pek çok kısmından öğrencileri ve akademisyenleri de kendi bünyesine çeker.
Birleşik Krallık
Özellikle Londra’nın tek başına sunmuş olduğu birçok eğitim ve iş imkânı Birleşik Krallık’ta yaşamayan insanlar için fazlasıyla tatmin edici gözükmektedir.
Dünya’nın en köklü ve en nitelikli üniversitelerinden Oxford ve Cambridge gibi üniversitelere ev sahipliği yapmanın bir sonucu olarak nitelikli öğrencilerin ve akademisyenlerin hayallerini süslemeye devam eder.
Avustralya
Belki de listemizdeki en sürpriz isimlerden olan Avustralya göçmenler için arkadaş canlısı olan politikaları ve güçlü ekonomisi sayesinde birçok nitelikli işçiyi kendi bünyesine çekmeyi başarmıştır.
Sağlık ve mühendislik gibi sektörlerde sunduğu iş imkanlarının yanı sıra düşük suç oranları ve doğal güzellikleriyle Avustralya en çok beyin göçü alan ülkeler arasında yer almaktadır.
Beyin Göçünün Nedenleri
Genel olarak beyin göçünün ne olduğunu anlamış olduk. Fakat insanlar cidden başka bir ülkede yaşamaya neden bu kadar istekli? Kendisinin ait olmadığı bir kültürde yaşamanın zorluklarını çok küçümsedikleri için mi, yoksa gerçekten göç etmelerinin sebepleri bunların hepsini katlanabilir yapacak kadar ciddi mi?
Beyin göçü nedenlerini sırasıyla inceleyelim…
Kariyer Fırsatları
Ekonomik şartların zor olduğu ülkelerde ya da iş zincirinde yolsuzluğun ve torpilin arttı ülkelerde yaşayan insanlar her ne kadar uğraşırlarsa ulaşsınlar kendilerine ait bir kariyer yapmakta zorlanabilirler.
Kendi işine ve çalışmalarına gerekli zamanı ayırsa ve emek gösterse bile sistem onun kariyer yapmasını engelleyebilir, işinde yükselmesine mâni olabilir ya da yükselse bile yine de emeğinin karşını maddi olarak alamayabilir.
Böylesi durumlarda kişi kendisine haksızlık yapıldığı kanısına varabilir ve hakkını aramaya çalışabilir. Eğer bu çabaları da sonuç vermezse kendisi çözüm olarak değer görebileceği bir ülkeye gitmeye karar verebilir, sonucunda da muhtemelen en çok beyin göçü alan ülkelerden birine taşınabilir.
Gelişmiş ve yolsuzluğun baş göstermediği ülkeler birçok yüksek teknolojili çalışma ve araştırma merkezlerine ev sahipliği yapar. Böylesi yerlerde çalışmak hem kişi için çalışmayı çok kolaylaştıracaktır hem de daha rahat çalışabildiği için kendi işinde yükselmesi ve kariyerini geliştirmesi daha kolay olacaktır.
İşlerini kolayca halledebilen bu şahıslar kendi ülkelerinde verdikleri emeklerin aynısıyla burada iki katı fazla iş yapabilirler. Bu sayede kariyerlerinde yükselme yaşamları çok daha hızlı olacaktır. Bu tarz ülkeler dolayısıyla çalışanlarına ve sakinlerine çok daha gelişmiş iş imkanları ve kariyer fırsatları sunar.
Daha İyi Yaşam Koşulları
Genellikle beyin göçü veren ülkelerin ekonomik sıkıntılar içinde olduğunu varsaymak yanlış olmayacaktır. Ekonomik sıkıntılardan dolayı kendi vatandaşına ve çalışanına yeterli kalitede ve refah seviyesinde bir hayat sunmakta zorlanacaktır.
Bu da nitelikli işçinin çalıştığının karşılığını alamadığı düşüncesine sahip olmasına sebep olacak ve dolayısıyla beyin göçünü doğuracaktır. Gelişmiş ülkeler ise çalışanlarına ve vatandaşlarına bu imkanları sunmakta çok daha rahat olacaktır.
Kendilerine hem daha güvenli hem de daha istikrarlı bir hayat sunulan nitelikli çalışanlarsa bu tarz ülkelere taşınmaktan çekinmez.
Eğitim ve Araştırma Olanakları
En çok beyin göçünü alan ülkelerin ortak özelliklerinden biri de kaliteli ve nitelikli yüksek eğitim kurumlarıdır. Gelişmiş ve kendini kanıtlamış yükseköğretim kurumları birçok kişiyi cezbetmek için yeterli bir unsur olacaktır.
Gelişmiş ülkelerse adeta bu tarz kurumlar için bir tarladır. Birçok farklı alanda ve kendini kanıtlamış üniversitelere ev sahipliği yapan bu ülkeler hem daha kaliteli bir eğitim seçeneği sunarak hem de bu eğitimden sonra daha istikrarlı bir hayat vaat ederek kendisine birçok yeni talip çekmeyi başarır.
Bu talipler için ise gençlik yıllarını daha kaliteli bir eğitimle ve daha rahat bir hayatla geçirecek olmak yeterli bir teşvik unsurudur.
Tersine Beyin Göçü Nedir?
Peki, bu ülkelere giden insanlar ömürlerinin sonlarına kadar gittikleri ülkelerde yaşamaya devam mı ediyorlar? Kendi ülkelerindeki durumlar değişse bile ülkelerine dönmüyorlar mı? Aslında tam da bu tarz durumlar için bir kavram bulunmuş, “tersine beyin göçü.”
Bu kavram kısaca beyin göçüyle başka ülkelere yerleşip orada yaşamaya başlayan insanların, daha sonraları ülkelerine geri dönmeleri anlamına gelir. Gittikleri ülkede eğitim, deneyim ve edindikleri bilgi birikimleriyle kendi ülkelerine geri dönmeleri tersine beyin göçü olarak adlandırılır.
Genellikle gelişmekte olan ülkelerin teknolojik, sosyal, ekonomik ve başka birçok alanda yapılan kalkınma hareketlerini hızlandırmak için yardımcı olur bu tarz göçler. Bu yüzden devlet tarafından birçok teşvik edici unsurla desteklenebilir.
Türkiye Beyin Göçü'nde Kaçıncı Sırada?
Peki, biz dünyanın her kısmından beyin göçüyle alakalı bu kadar bilgi edindik fakat kendi ülkemiz olan Türkiye beyin göçünde kaçıncı sırada veya ne durumda?
Yapılan araştırmalara göre Türkiye son yıllarda en çok göç veren ülkeler arasında sıralanmış durumda. Özellikle son yıllarda artan bir ivmeyle yurt dışına nitelikli elemanlarını, maalesef ki, göndermeye devam ediyor.
Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) verilerine göre, başta bilim insanları, mühendisler, sağlık çalışanları ve teknoloji uzmanları olmak üzere birçok nitelikli elemanın yurt dışına çıkmasına engel olamıyor.
Bu durum çoğunlukla ekonomik istikrarsızlık, düşük işçi ücretleri ve araştırmalar için uygun ortamların bulunmamasından kaynaklanıyor.
Beyin göçünün ne olduğunu öğrendikten sonra en çok beyin göçü alan ülkelere değindik. Birçok insan yaşadığı ülkede zorluk çektiğini düşünüp yurt dışında daha rahat bir hayat kurmak için taşınma kararı alıyor.
Fakat bazıları da var ki ülkesinin kalkınmasına yardımcı olmak adına bu zorluklara göğüs geriyor ve ülkesinde hizmet etmeye devam ediyor. Bu noktada haklı veya haksız belirlemek adaletsiz olacaktır.
Ancak bu sürecin sonunda beyin göçü veren ülkeler çok daha ciddi sorunlarla yüz yüze gelebilir. Bu durumdan kurtulmanın tek yolu ise ülkedeki imkanları ve şartları düzeltmek için kısa ve uzun vadeli planlamalara özen göstermek olacaktır.