Birçoğumuz zaman zaman huzursuzlanır ve hayatımızdaki telaşelerimize stresleniriz. İnsanın içi sıkılır ve kendini ferahlatacak bir şeyler arar. Böylesi anlarda hepimizin içinden sadece kaçıp her şeyden uzaklaşma, kafa dinleme isteği gelir ve geçer.

Zaten yazları tatil olarak yaptığımız birkaç günlük kaçamaklar da aslında bu günlerin acısını çıkarmak içindir. Peki, hal böyleyken, seyahat etmek gerçekten bu kadar faydalı mı? Cidden gidip kafamızı dinleme isteği sadece bir içgüdü değil ve gerçeklik payı var mı?

Gelin, bugün de sizinle seyahat etmenin yaşlanmamızı yavaşlatıp yavaşlatmadığını inceleyelim!

Seyahatin Zihinsel Sağlık Üzerindeki Etkisi

İnsanların kafalarını rahatlatmak için yaptığı birçok etkinlik vardır. Spor etkinlikleri, arkadaşlarla sosyalleşmek ya da film, dizi izlemek gibi. Seyahat ise neredeyse bunların hepsini bir arada barındırır.

Başka bir ülkeye ya da şehre seyahate gittiğiniz zaman orada ya yeni insanlarla tanışırsınız ya da arkadaşlarınızla vakit geçirirsiniz. Birçok farklı aktiviteler yaparsınız ve tiyatrolara ya da açık hava sinemalarına katılabilirsiniz. Seyahatteyken yapabilecekleriniz say say bitmez, bunların faydaları ise hiç beklemediğiniz kadar etkileyicidir.

Birçoğumuz tatili sadece bir lüks olarak görsek de hayatımızda ciddi anlamda kalite artışına sebep olabilir bir seyahat. Seyahat etmek kafanızı boşaltmak ve stres atmak için en etkili yöntemlerden biridir ve bilinir ki kronik stres yaşlanma sürecini hızlandıran bir unsurdur.

Yeni bir yeri seyahat ettiğinizde beyninizi sürekli yeni uyaranlara maruz bırakırsınız, bu da beyninizin yeni şartlara adapte olabilmek için çalışmasına sebep olur. Yeni insanlarla tanışmak, farklı kültürleri öğrenmek, yeni dilleri keşfetmek beyninizi çalışır halde tuttuğu için daha mutlu hissetmenize sebep olacaktır.

Bu da dolaylı olarak stresinizi azaltacaktır. Bu yüzden bir tatilden döndüğünüzde kendinizi çok daha ferahlamış ve hafiflemiş hissedersiniz. Bu da doğal olarak yaşlanma sürecinizdeki etkin unsurlardan biri olarak rol alacaktır.

Seyahat5Seyahatin Fiziksel Sağlık Üzerindeki Etkileri

Yukarıda da saydığımız gibi seyahat ettiğiniz yerde istemeseniz bile birçok yeni aktiviteyle karşı karşıya kalacaksınız. Oraya eğlenmeye gittiğinizi de hesaba katarsak bu aktivitelerin birçoğunu denemenin sizi daha fazla mutlu edeceğini varsaymak yanlış olmayacaktır.

Çünkü daha önce de belirttiğimiz gibi beynimiz yenilikleri sever. Bu şekilde düşünen biri, seyahat ettiği zaman olabildiğince yeni yer keşfetmek isteyecek, olabildiğince değişik ve farklı etkinliklere katılmaya gönüllü olacaktır.

Elbette fiziksel anlamda böyle aktif bir hayatın kimseye zararı dokunmaz. Tam tersine, gün içinde daha aktif olmaya başladıkça eklemleriniz ve kaslarınız daha iyi hissedecektir.

Birçoğumuz iş yerlerinde veya okullarda uzun süre aynı işle meşgul olduğumuzdan kaslarımızı ve eklemlerimizi gün içinde çok aktif tutamıyoruz. Bu da kaslarımızda erimelere sebep oluyor.

Eğer düzenli bir spor rutininiz yoksa kaslarınızı korumanız çok zor olacaktır. Fakat yapılan seyahatler sayesinde gün içerisinde kaslarımızı ve eklemlerimizi fazlasıyla çalıştırabiliyoruz. Bu sayede kas kütlemizi koruyabilmemiz mümkün oluyor.

Bir diğer unsur ise bu hareketlilik sonucunda vücudumuz endorfin ve serotonin gibi mutluluk veren hormonlar salgılamaya başlıyor. Seyahat sonucunda hem vücudumuzun hareketlenmesi kendimizi iyi hissettiriyor hem de yeni şeyler keşfetmemiz bu hormonları salgılayabilmemize sebep oluyor. Bunlar ise kişinin sağlığını koruduğu için hücrelerin kendini yenileme süresinin azalmasını zorlaştırıyor, yani yaşlanmayı bir nevi yavaşlatıyor.

Seyahat3Sosyalleşmenin Yaşlanma Üzerindeki Etkisi

Birçok insan sosyalliği bir ihtiyaç olarak bile görmez, hatta bunun abartıldığını bile ileri sürebilirler. Ama çalışmalar öyle gösteriyor ki sosyallik bir ihtiyaç olmanın yanı sıra yaşlanma süreci içinde büyük önem teşkil ediyor.

Gerontoloji uzmanları, yaşlılık sürecini anlamaya çalışan bilim dalı, sosyal bağların yaşlanma sürecinde önemli bir rol oynadığını sürekli vurgularlar. Harvard Tıp Fakültesi'nden Dr. Robert Waldinger’in yapmış olduğu araştırmalara göre sosyal bağları güçlü olanların yaşlanma süreci daha yavaş işler.

Aynı şekilde araştırmalar, yalnız kalmanın yaşlanma sürecini hızlandırdığını ve ölüm riskini arttırdığını gösterir. Sık seyahat eden insanlar bilirler ki sosyalleşmek seyahatin en keyifli kısımlarındandır.

Seyahat ederken birçok yeni insanla tanışıp sosyal bağlar kurabilir ya da halihazırda bulunan aile üyelerinizle veya arkadaşlarınızla olan sosyal bağlarınızı geliştirebilirsiniz. Eğer sosyal bağlarınızı güçlü tutmayı başarırsanız hem fiziksel hem zihinsel sağlığınız daha yerinde olacak ve yaşlanma süreciniz de bu oranda değişecektir.

Gerontologlar ayrıca seyahat etmenin ve farklı yerler görmenin depresyonu ve anksiyete gibi mental sorunların kişi üzerindeki etkilerini de azalttığını vurgulamışlardır. Farklı yerler görmek, yeni hobiler edinip yeni insanlarla tanışmanın insan psikolojisini güçlendirdiğini ve yaşlılıkta oluşabilecek mental rahatsızlıkların önüne geçilebilmesini sağlar.

Seyahat4Uzmanların Genel Görüşü

Yaşlanma süreci çok kapsamlı ve birçok etkene direkt bağlı bir süreçtir. Bu yüzden hayatımızda sadece birkaç ufak dokunuş yaparak yaşlanma sürecini yavaşlatacağımızı düşünmek mantıklı olmaz.

Fakat uzmanların birçoğunun da hem fikir olduğu üzere yaşlanmak sadece fizyolojik bir süreç değil, psikolojik ve duygusal bir süreçtir de. Hal böyleyken de mentalimizi güçlendirebilecek seyahat ve benzeri aktivitelerin bu süreçte etkili olacağını düşünürsek yanılmış olmayız.

Hem beyin sağlımıza koruması hem fiziksel sağlımıza katkıda bulunması hem de duygu durumumuzu kontrol altına alması sebebiyle seyahat etmek birçok farklı açıdan insanın yaşlanma sürecine direkt ve dolaylı etkilerde bulunabilir. Seyahat sırasında insanın edineceği yeni tecrübeler, sosyal bağlar ve hobiler hayatının devamında onunla beraber olup birçok açıdan yardımcı olabilir.

Seyahat etmenin insanın yaşlanma sürecinde değişik yönlerden etkileri olduğunu görmüş olduk. Buradaki seyahatin sadece başka bir ülkeye gidip o ülkenin en meşhur yemeklerini yiyip en ünlü yerlerini gezmek demek olmadığının da farkında olmak gerekiyor.

Ülke değiştirmeniz sadece alacağınız keyfi değiştirebilir. Halbuki farklı bir şehre gitmeniz, hatta ve hatta kendi şehrinizin farklı bölgelerini düzenli olarak ziyaret etmenin sizin üzerinizdeki faydasının yurt dışına çıkmaktan hiçbir farkı olmayacaktır. Üstüne üstelik daha sık yapabildiğiniz bir aktivite olduğu için bu süreçte size daha faydalı olacaklardır.

Editör: Şeyma Yıldırım