1932 yılında Vecihi Hürkuş’un kurduğu Vecihi Sivil Tayyare Mektebi’ne (uçuş okulu) başvuran Bedriye Tahir Gökmen, o dönemde büyük bir cesaret örneği göstererek pilotluk eğitimi almaya başladı. Kadınların havacılık gibi alanlarda yer almadığı bir dönemde bu adımı atan Gökmen, kısa sürede eğitimini başarıyla tamamladı.
"Gökmen" soyadını aldı
Uçuş okulundaki başarılarının ardından “gökyüzüne gönül veren” anlamına gelen “Gökmen” soyadını aldı. Bu soyadı, onun mesleğine ve ideallerine olan bağlılığının bir simgesi oldu.
Lisansı resmen tanınmadı
Bedriye Tahir, uçuş eğitimini tamamladıktan sonra pilot lisansı almak için başvuruda bulundu. Ancak okulun resmi tanınmaması ve sivil havacılıkla ilgili yeterli altyapının henüz oluşmamış olması nedeniyle resmi makamlar bu lisansı onaylamadı. Buna rağmen, ilk kadın pilot olarak uçuş yapabilen ilk kadın olmayı başardı.
Görmezden gelinen bir öncülük
Ne yazık ki, Bedriye Tahir Gökmen'in ismi uzun yıllar resmi tarih yazımında yeterince yer bulamadı. Sabiha Gökçen’in askeri pilotluk kariyeri ve Atatürk’le olan bağı nedeniyle ön plana çıkarken, Gökmen’in öncülüğü arka planda kaldı.