İstanbul’un bazı ilçeleri, adeta tarihin derinliklerinden gelen birer zaman kapsülü gibi şehrin geçmişini gözler önüne seriyor. Günümüzde farklı isimlerle anılan bu yerler, aslında tarih boyunca pek çok farklı medeniyete ev sahipliği yapmış. İşte İstanbul’un geçmişe açılan kapısı olan o ilçeler, eski isimleri ve ardındaki büyüleyici hikâyeler…
1. Fatih – Konstantinopolis (Tarihi Yarımada)
İstanbul’un kalbi olan Tarihi Yarımada, fetih öncesinde Konstantinopolis adıyla anılıyordu. Bizans İmparatorluğu’nun merkezi olan bu bölge, 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet’in şehri fethetmesiyle Osmanlı sınırlarına dahil edildi. Fetihle birlikte bölge Osmanlı mimarisi ve kültürüyle yeniden şekillenmiş, ismini de Fatih Sultan Mehmet’ten alıyor. Bugün hâlâ İstanbul’un tarih ve kültür bakımından en zengin yerlerinden biridir.
2. Beyoğlu – Pera
Beyoğlu’nun geçmişteki ismi Pera, Yunanca’da "karşı taraf" anlamına geliyor ve tarihi Yarımada’nın tam karşı kıyısında yer alması sebebiyle bu adla anılıyor. Özellikle Osmanlı döneminde Avrupalı diplomat ve tüccarların yoğun olarak yaşadığı bu bölge, zamanla Beyoğlu adını almıştır. Günümüzde ise İstanbul’un kültürel ve sanatsal yaşamının kalbinin attığı yerlerden biridir.
3. Kadıköy – Kalkedon
İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki köklü ilçelerinden biri olan Kadıköy, antik dönemlerde Kalkedon (Chalcedon) adıyla tanınırdı. Kalkedon, İstanbul’un tarih sahnesine en erken çıkan yerleşimlerinden biri olarak bilinir. Osmanlı döneminde buraya yerleşen kadılar nedeniyle “Kadıköy” ismi verilmiştir. Şimdi ise şehrin en canlı, ulaşımı en kolay bölgelerinden biridir.
4. Üsküdar – Skutari
Bugünkü Üsküdar, eski çağlarda Skutari ismiyle anılıyordu. Roma döneminde burada bir askeri kışlanın bulunduğu ve ismin buradan geldiği düşünülüyor. Osmanlı zamanında ise stratejik önemi sayesinde hem ticari hem de askeri anlamda değer kazanan bu bölge, zamanla Üsküdar adını alarak İstanbul’un en yoğun yerleşimlerinden biri haline geldi.
5. Bakırköy – Hebdomon, Makriköy
Bakırköy, Roma ve Bizans dönemlerinde Hebdomon olarak bilinirken, Osmanlı zamanında Makriköy olarak adlandırılmıştı. Hebdomon, Roma ordularının konakladığı önemli bir yerdi. 1925 yılında Türkçeleştirme politikaları doğrultusunda Bakırköy ismini aldı. Bugün ise şehrin merkezi noktalarından biri olup, havalimanına olan yakınlığıyla dikkat çeker.
6. Sarıyer – Simas
Sarıyer’in geçmişteki ismi Simas’tı. Doğal güzellikleriyle olduğu kadar tarihiyle de ön plana çıkan bu bölge, Osmanlı döneminde topraklarının sarı rengi nedeniyle “Sarıyer” adını aldı. Boğaz’ın kuzey ucundaki bu güzel ilçe, günümüzde doğayla tarihin iç içe geçtiği huzurlu alanlardan biridir.
7. Şişli – Ayazpaşa Çiftliği
Geçmişte Ayazpaşa Çiftliği olarak bilinen Şişli, zamanla artan yerleşimle birlikte bu adını yitirdi. Yeni ismi olan Şişli, burada yaşamış olan Şişlizade ailesinden esinlenilerek verildi. Bugün, İstanbul’un iş hayatının merkezlerinden biri olarak, gökdelenleri ve alışveriş merkezleriyle öne çıkar.
8. Eyüpsultan – Kosmidion
Eyüpsultan, Bizans döneminde Kosmidion adıyla anılıyordu. İstanbul’un fethiyle birlikte bu bölge, Eyüp Sultan Türbesi’nin bulunması sebebiyle kutsal bir anlam kazandı ve Eyüpsultan ismini aldı. Hâlâ dini açıdan büyük öneme sahip olan ilçe, her yıl çok sayıda ziyaretçiyi ağırlıyor.
İstanbul'un Eski Tarihine Yolculuk!
İstanbul’un ilçelerinin eski adları, binlerce yıllık bir geçmişin izlerini taşıyor. Bu isimler, kentin ne kadar köklü bir tarihe ve zengin kültürel mirasa sahip olduğunu ortaya koyuyor. İstanbul’un her köşesinde geçmişe dair bir iz bulmak mümkün; bu da şehri dünyanın en özel yerlerinden biri yapıyor.
